Marslı Filminin Bilimsel Analizi
Marslı; Andy Weir tarafından 2011’de roman olarak yayınlaşmış, Ridley Scott tarafından sinemaya uyarlanmış ve başrollerinde Matt Damon, Jessica Chastain, Kristen Wiig gibi isimlerin olduğu, 2 Ekim 2015’te Türkiye’de sinemalara girmiş olan, Hollywood’un köşe taşı kabul edilebilecek “bilim-gerçek” filmlerinden birisi. “Bilim-gerçek”, son zamanlarda giderek yükselişte olan bir sinema çeşidi diyebiliriz. Bilimkurgu sözcüğüne ithafen geliştirilen bu sözcük, filmde “kurgu” elementlerinin olabildiğince azaltılıp, bilimsel gerçeklere en fazla miktarda dikkat ve önem vermeyi içeriyor. Dolayısıyla uzay patlamalarının uzay içerisinde duyulabilmesi veya farklı boyutlardaki gezegenlerdeki kütleçekimi gibi basit ve temel konulardan tutun da, karadeliklerin kütleçekim kilidi, uzak gezegenler arası iletişim gecikmeleri ve gezegenler etrafında yapılabilecek sapan manevrası gibi daha karmaşık konulara kadar geniş bir yelpazedeki konuları işlerkenn, hayalgücüne dayalı kurgu unsurlarından olabildiğince arınmış, bilimsel gerçekleri birebir takip eden (ama elbette bunları dramatize ederek sanatsal içeriği koruyan) filmlerden söz ediyoruz… Buna yönelik girişimleri çok eski zamanlara kadar takip etmek mümkün; fakat yakın geçmişte bu film türü furyasını çok başarılı olmasa da başlatan Yerçekimi (Gravity) oldu, sonrasındaysa Yıldızlararası (Interstellar) filmi bu tür filmlerin bilimkurgunun gidişatına yön vereceğini net bir şekilde Dünya’ya ilan etti. Şimdiyse Marslı (Martian), bu filmlere bilimsel açıdan son derece başarılı ve tutarlı; ancak elbette incelenmeye değer bilimkurgu elementlerini de içeren harika bir eklenti yaptı.
Ayrıca Mars’ın atmosferi, Dünya’nınkinden daha ince olduğu için, atmosferik basınç da daha düşüktür. Dünya yüzeyindeki ortalama atmosferik basınç 101.000 Pa (Paskal) kadarken, Mars yüzeyindeki atmosferik basınç sadece 600 Paskal’dır! Bunu anlamak için şu bilgiyi verelim: atmosferde yerden yükseldikçe basınç azalır, çünkü üzerinize binen atmosferik gazların miktarı azalır. Mars ile Dünya atmosferlerinin kalınlığı arasındaki fark öylesine büyüktür ki, Mars yüzeyinde ayaklarınız yere basarken ve “deniz seviyesi”ndeyken deneyimlediğiniz basıncı, Dünya yüzeyinden anca 32 kilometre yüksekteyken deneyimleyebilirsiniz! Bu mesafe, bir yolcu uçağının ortalama irtifasından 2.5 kat fazladır! Bu nedenle Kızıl Gezegen yüzeyinde hakim olan etki Güneş’in termal gel-gitleridir. Dünya üzerindeki asıl güçlü etki ise kütleçekim etkisidir. Bu farklılık, gezegenler arasındaki önemli iklimsel farklılıkları da yaratmaktadır.
(246)